Sigorta kültürü daha yüksek olan ABD kaynaklı afetlerin ağırlığına rağmen, toplam ekonomik zararın ancak yüzde 40’ı sigorta pazarı tarafından karşılanabildi.
Raporu yorumlayan Aon Türkiye Eş Üst Yöneticisi (CEO) Selda Oknas Tanbay, “Bu raporun odak noktası olan iklim riski, dünya genelinde iş kararlarını etkileyen ticaret, teknoloji, işgücü mega tredlerini her yönde etkileyecek gücü sahip” dedi.
‘DASK’ YERİNDE SAYDI
Türkiye tarihine en büyük doğal afetlerden biri olarak yazılan 6 Şubat 2023’teki Kahramanmaraş merkezli depremlerin üzerinden iki yıl geçti.
Büyük can kaybına yol açan bu depremler, aynı zamanda dikkat çekici ekonomik zararlara da yol açtı. Bugün bir taraftan Türkiye’deki mevcut yapı stokunun depreme dayanıklı hale getirilmesi için yapılan çalışmaların yetersizliği tartışılırken diğer taraftan ekonomik zararlarının azaltılmasının bir yolu olan sigortalı konut oranındaki düşük düzey endişe kaynağı olmayı sürdürüyor.
Doğal Afet Sigortaları Kurumu’nun (DASK) güncel verilerine göre bugün zorunlu deprem sigortasına sahip konut sayısı 11 milyon 268 bin adet, sigortalılık oranı yüzde 56.2 oldu. Bu oran 6 Şubat 2023’teki deprem öncesi ise yüzde 54.7 idi. Deprem sonrası bu oran, Ağustos 2023’te yüzde 59’a kadar çıkmıştı. Sonra yeniden düşüşe geçti. Ayrıca bu oranın 2021 sonunda yüzde 60 düzeyinde olduğu da unutulmamalı. Bugünkü duruma bölgesel bazda bakıldığında ise en yüksek sigortalılık oranının yüzde 63.8 ile Marmara’da olduğu görülüyor. Ayrıca depremin etkili olduğu bölgelerden Doğu Anadolu’da yüzde 61.1, Güneydoğu Anadolu’da yüzde 51.1. En düşük oran ise yüzde 44.8 ile Karadeniz’de.
Öte yandan 2024’teki prim üretimi, zorunlu depremde yüzde 176.4 artışla 13.1 milyar lira, ihtiyari depremde yüzde 103.1 artışla 24.6 milyar lira oldu.
